bugün
- deniz gezmiş25
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek20
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- görüldü bile atmayan insan tipi14
- erkeklerin iğrenç özellikleri16
- eloande14
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması19
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek36
- allah yerine hızır'dan yardım istemek13
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj18
- keki kabarmayan sözlük kızı28
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- anın görüntüsü10
- galatasaray16
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı30
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay15
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- düşün ki o bunu okuyor16
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat11
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks13
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- en yaşlı özelliğiniz10
- durduk yere tribe giren erkek17
- iğrenç bir his tarif et18
- beybi leydi10
- allah ile tanrının farkı var mı9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı19
- icardi190510
- bir türlü ısınmayan ayaklar11
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek23
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz12
- sözlük kızlarının saç rengi12
- bülent uygun10
- hakim ziyech11
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
entry'ler (723)
Tek tesellim aynaya her baktığımda sana daha çok benzeyen bir adam görmek...
yıllar sonra heyecanlandırmaya başlamıştır.
Yıllar sonra yeniden izlemeye başladım. ikinci kez izleyince, bir çok ayrıntıyı daha net olarak görmeye başladım. Gerçekten çok güzel bir senaryo. Bir daha olur mu böylesi bilinmez...
--spoiler--
+neden kör olduk?
- bilmiyorum
+bunun nedeni belki bir gün keşfedilir
-ne düşündüğümü söylememi ister misin?
+söyle
-sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum,biz zaten kördük
+gören körler mi?
-gördüğü halde görmeyen körler...
--spoiler--
üzerine çok yazılacak çizilecek bir kitap körlük. sadece üstteki diyalog bile yeter bu kitabı okumak için.
lanet olsun ki hayatımızın her yerinde gördüğü halde görmeyen körler mevcut, ve bu hastalığın bir tedavisi var mı inanın bilmiyorum....
+neden kör olduk?
- bilmiyorum
+bunun nedeni belki bir gün keşfedilir
-ne düşündüğümü söylememi ister misin?
+söyle
-sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum,biz zaten kördük
+gören körler mi?
-gördüğü halde görmeyen körler...
--spoiler--
üzerine çok yazılacak çizilecek bir kitap körlük. sadece üstteki diyalog bile yeter bu kitabı okumak için.
lanet olsun ki hayatımızın her yerinde gördüğü halde görmeyen körler mevcut, ve bu hastalığın bir tedavisi var mı inanın bilmiyorum....
kısaca tanımlamak gerekirse jose saramagoya 1998 yılında nobel edebiyat ödülünü kazandıran roman.
kitaba gelirsek, son zamanlarda okuduğum en vurucu romanlardan biri. saramago bence bu eseri kaleme alırken biraz kafkanın dönüşümünden birazda albert camusnun vebasından etkilenmiş. fakat iki kitabından ötesinde çok güzel bir kurgu ortaya koymuş.
yazar kitapta körlük üzerinden, insanların yeri geldiğinde nasıl ilkelleşebildiğini nasıl zulümler yapabildiğini bize gösteriyor.
ve tabiki kitaptaki kadınlar, bu noktaya ayrıca değinmek istiyorum. kitapta bir felaket anında kadınların yine yaşamın her anında olduğu gibi erkeğe oranla daha fazla bedeller ödediği ve daha fazla acılar çektiği çok iyi resmedilmiş. ve yine saramago bize doktorun karısı üzerinden kadınların felaket anlarında nasıl toparlayıcı ve bütünleyici oluşunu, düzlüğe çıkmada erkeklere nasıl yön verdiğini anlatmış.
saramagonun tarzı * ilk başta okuyucuyu yorsa da -ki zamanla alışılıyor- kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
kitaba gelirsek, son zamanlarda okuduğum en vurucu romanlardan biri. saramago bence bu eseri kaleme alırken biraz kafkanın dönüşümünden birazda albert camusnun vebasından etkilenmiş. fakat iki kitabından ötesinde çok güzel bir kurgu ortaya koymuş.
yazar kitapta körlük üzerinden, insanların yeri geldiğinde nasıl ilkelleşebildiğini nasıl zulümler yapabildiğini bize gösteriyor.
ve tabiki kitaptaki kadınlar, bu noktaya ayrıca değinmek istiyorum. kitapta bir felaket anında kadınların yine yaşamın her anında olduğu gibi erkeğe oranla daha fazla bedeller ödediği ve daha fazla acılar çektiği çok iyi resmedilmiş. ve yine saramago bize doktorun karısı üzerinden kadınların felaket anlarında nasıl toparlayıcı ve bütünleyici oluşunu, düzlüğe çıkmada erkeklere nasıl yön verdiğini anlatmış.
saramagonun tarzı * ilk başta okuyucuyu yorsa da -ki zamanla alışılıyor- kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Bazı şeylerin sevgisini inancini içimden öyle bi aldılar ki, bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak gibi geliyor.
alıştıktan sonra, fare taksanız dahi pc ye, yine eliniz touch pad e gidecektir.
touch pad candır, gençler. bi alışın yeter. *
touch pad candır, gençler. bi alışın yeter. *
şarkının naifi olur mu bilemem ama varsa eğer bence en naif türkçe şarkılardan biridir.
yıl 2006, yaş 19 ne ergen ne de genç sayılırım. o zamanlar dinlerdim bu grubu. y.o.k. kendimden geriye, yetmiyor vs. güzel parçaları vardı.
bozmasalardı, devam etselerdi gelecekleri vardi bence. gerçekten güzel kaliteli rock müzik yapiyorlardi. ama malesef eskiye dair bir anı olarak kaldı çoğu müzikseverde çilekeş.
bozmasalardı, devam etselerdi gelecekleri vardi bence. gerçekten güzel kaliteli rock müzik yapiyorlardi. ama malesef eskiye dair bir anı olarak kaldı çoğu müzikseverde çilekeş.
mfö'nün bence en güzel parçalarından biri ve kanımca da hak ettiği değeri bir türlü göremedi. ben de ise bu parçanın yeri çok başkadır.
--spoiler--
bu fırtına durulur mu benden adam olur mu??
--spoiler--
bu parçanın bu kısmını son kez mırıldandığımda, gerçekten fırtınalı bir dönemdeydim. 2012 yılının ilk bahar aylarıydı.geleceğe dair umutlarım çok az, ve önümdeki karanlığı aydınlatacak bir ışık yoktu. sonra birden bir şeyler oldu, her şey hızlıca gelişti ve bi kaç ay sonra kara bulutlar dağıldı, ve o fırtına duruldu ve hayat yeniden rayına girmeye başladı.
bugüne geldiğimizde ise çok daha büyük bir fırtınadayım. 2012 yılına göre ise yaşadığım sıkıntı ve umutsuzluk ise kat be kat fazla. dün biraz kafamı dağıtmak için bir kitapçı dükkanına girdim. kitaplarla oyalanırken çalan müzik dikkatimi çekti birden. mazhar abi en güzel sesiyle "güzel günler bizi bekler" diyordu. ve ardından soruyordu. " bu fırtına durulur mu?" umarım süreç 2012 yılında yaşadığım gibi olur. ne olduğunu anlamadan kara bulutlar dağılır...
--spoiler--
bu fırtına durulur mu benden adam olur mu??
--spoiler--
bu parçanın bu kısmını son kez mırıldandığımda, gerçekten fırtınalı bir dönemdeydim. 2012 yılının ilk bahar aylarıydı.geleceğe dair umutlarım çok az, ve önümdeki karanlığı aydınlatacak bir ışık yoktu. sonra birden bir şeyler oldu, her şey hızlıca gelişti ve bi kaç ay sonra kara bulutlar dağıldı, ve o fırtına duruldu ve hayat yeniden rayına girmeye başladı.
bugüne geldiğimizde ise çok daha büyük bir fırtınadayım. 2012 yılına göre ise yaşadığım sıkıntı ve umutsuzluk ise kat be kat fazla. dün biraz kafamı dağıtmak için bir kitapçı dükkanına girdim. kitaplarla oyalanırken çalan müzik dikkatimi çekti birden. mazhar abi en güzel sesiyle "güzel günler bizi bekler" diyordu. ve ardından soruyordu. " bu fırtına durulur mu?" umarım süreç 2012 yılında yaşadığım gibi olur. ne olduğunu anlamadan kara bulutlar dağılır...
(bkz: #36460858)