bugün
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı27
- dokunmaya kıyamadan sevmek13
- mert hakan yandaş11
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası8
- alex de souza12
- karıya kıza doymuş erkek25
- arda güler13
- manitayla yapılacaklar12
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı10
- anın görüntüsü24
- bik bik'in cinsiyeti14
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor11
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz12
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur9
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi16
- gulmekicinyaratilmis8
- travestilerin genelde kürt olması14
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz19
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- sık sık aldığınız iltifatlar15
- çok üzgünüm sözlük8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz11
- icardi190510
- erkolar kapatılsın11
- aşık olmadan sevişmek9
- mühendis erkeklerin genel özellikleri16
- nervio8
- türklerin çok kolay devlet kurması9
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur31
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi14
- insan olmaya ceyrek kala13
- etine dolgun kız8
- fatih terim9
- taktik verin15
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz22
- gecenin şarkısı10
- icardi1905 adamdır12
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi10
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri9
- her türk vatandaşına türkiye gezisi12
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması14
- sizi cuma saflarında göremedim sözlük10
- risale i nur21
- en çok yaşamak istenilen şehir10
- selahattin demirtaş13
- allaha küfür etmek10
- türklerden adam çıkmaması12
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil21
- ruh varsa neden görünmüyor13
entry'ler (723)
Tek tesellim aynaya her baktığımda sana daha çok benzeyen bir adam görmek...
yıllar sonra heyecanlandırmaya başlamıştır.
Yıllar sonra yeniden izlemeye başladım. ikinci kez izleyince, bir çok ayrıntıyı daha net olarak görmeye başladım. Gerçekten çok güzel bir senaryo. Bir daha olur mu böylesi bilinmez...
--spoiler--
+neden kör olduk?
- bilmiyorum
+bunun nedeni belki bir gün keşfedilir
-ne düşündüğümü söylememi ister misin?
+söyle
-sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum,biz zaten kördük
+gören körler mi?
-gördüğü halde görmeyen körler...
--spoiler--
üzerine çok yazılacak çizilecek bir kitap körlük. sadece üstteki diyalog bile yeter bu kitabı okumak için.
lanet olsun ki hayatımızın her yerinde gördüğü halde görmeyen körler mevcut, ve bu hastalığın bir tedavisi var mı inanın bilmiyorum....
+neden kör olduk?
- bilmiyorum
+bunun nedeni belki bir gün keşfedilir
-ne düşündüğümü söylememi ister misin?
+söyle
-sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum,biz zaten kördük
+gören körler mi?
-gördüğü halde görmeyen körler...
--spoiler--
üzerine çok yazılacak çizilecek bir kitap körlük. sadece üstteki diyalog bile yeter bu kitabı okumak için.
lanet olsun ki hayatımızın her yerinde gördüğü halde görmeyen körler mevcut, ve bu hastalığın bir tedavisi var mı inanın bilmiyorum....
kısaca tanımlamak gerekirse jose saramagoya 1998 yılında nobel edebiyat ödülünü kazandıran roman.
kitaba gelirsek, son zamanlarda okuduğum en vurucu romanlardan biri. saramago bence bu eseri kaleme alırken biraz kafkanın dönüşümünden birazda albert camusnun vebasından etkilenmiş. fakat iki kitabından ötesinde çok güzel bir kurgu ortaya koymuş.
yazar kitapta körlük üzerinden, insanların yeri geldiğinde nasıl ilkelleşebildiğini nasıl zulümler yapabildiğini bize gösteriyor.
ve tabiki kitaptaki kadınlar, bu noktaya ayrıca değinmek istiyorum. kitapta bir felaket anında kadınların yine yaşamın her anında olduğu gibi erkeğe oranla daha fazla bedeller ödediği ve daha fazla acılar çektiği çok iyi resmedilmiş. ve yine saramago bize doktorun karısı üzerinden kadınların felaket anlarında nasıl toparlayıcı ve bütünleyici oluşunu, düzlüğe çıkmada erkeklere nasıl yön verdiğini anlatmış.
saramagonun tarzı * ilk başta okuyucuyu yorsa da -ki zamanla alışılıyor- kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
kitaba gelirsek, son zamanlarda okuduğum en vurucu romanlardan biri. saramago bence bu eseri kaleme alırken biraz kafkanın dönüşümünden birazda albert camusnun vebasından etkilenmiş. fakat iki kitabından ötesinde çok güzel bir kurgu ortaya koymuş.
yazar kitapta körlük üzerinden, insanların yeri geldiğinde nasıl ilkelleşebildiğini nasıl zulümler yapabildiğini bize gösteriyor.
ve tabiki kitaptaki kadınlar, bu noktaya ayrıca değinmek istiyorum. kitapta bir felaket anında kadınların yine yaşamın her anında olduğu gibi erkeğe oranla daha fazla bedeller ödediği ve daha fazla acılar çektiği çok iyi resmedilmiş. ve yine saramago bize doktorun karısı üzerinden kadınların felaket anlarında nasıl toparlayıcı ve bütünleyici oluşunu, düzlüğe çıkmada erkeklere nasıl yön verdiğini anlatmış.
saramagonun tarzı * ilk başta okuyucuyu yorsa da -ki zamanla alışılıyor- kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Bazı şeylerin sevgisini inancini içimden öyle bi aldılar ki, bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak gibi geliyor.
alıştıktan sonra, fare taksanız dahi pc ye, yine eliniz touch pad e gidecektir.
touch pad candır, gençler. bi alışın yeter. *
touch pad candır, gençler. bi alışın yeter. *
şarkının naifi olur mu bilemem ama varsa eğer bence en naif türkçe şarkılardan biridir.
yıl 2006, yaş 19 ne ergen ne de genç sayılırım. o zamanlar dinlerdim bu grubu. y.o.k. kendimden geriye, yetmiyor vs. güzel parçaları vardı.
bozmasalardı, devam etselerdi gelecekleri vardi bence. gerçekten güzel kaliteli rock müzik yapiyorlardi. ama malesef eskiye dair bir anı olarak kaldı çoğu müzikseverde çilekeş.
bozmasalardı, devam etselerdi gelecekleri vardi bence. gerçekten güzel kaliteli rock müzik yapiyorlardi. ama malesef eskiye dair bir anı olarak kaldı çoğu müzikseverde çilekeş.
mfö'nün bence en güzel parçalarından biri ve kanımca da hak ettiği değeri bir türlü göremedi. ben de ise bu parçanın yeri çok başkadır.
--spoiler--
bu fırtına durulur mu benden adam olur mu??
--spoiler--
bu parçanın bu kısmını son kez mırıldandığımda, gerçekten fırtınalı bir dönemdeydim. 2012 yılının ilk bahar aylarıydı.geleceğe dair umutlarım çok az, ve önümdeki karanlığı aydınlatacak bir ışık yoktu. sonra birden bir şeyler oldu, her şey hızlıca gelişti ve bi kaç ay sonra kara bulutlar dağıldı, ve o fırtına duruldu ve hayat yeniden rayına girmeye başladı.
bugüne geldiğimizde ise çok daha büyük bir fırtınadayım. 2012 yılına göre ise yaşadığım sıkıntı ve umutsuzluk ise kat be kat fazla. dün biraz kafamı dağıtmak için bir kitapçı dükkanına girdim. kitaplarla oyalanırken çalan müzik dikkatimi çekti birden. mazhar abi en güzel sesiyle "güzel günler bizi bekler" diyordu. ve ardından soruyordu. " bu fırtına durulur mu?" umarım süreç 2012 yılında yaşadığım gibi olur. ne olduğunu anlamadan kara bulutlar dağılır...
--spoiler--
bu fırtına durulur mu benden adam olur mu??
--spoiler--
bu parçanın bu kısmını son kez mırıldandığımda, gerçekten fırtınalı bir dönemdeydim. 2012 yılının ilk bahar aylarıydı.geleceğe dair umutlarım çok az, ve önümdeki karanlığı aydınlatacak bir ışık yoktu. sonra birden bir şeyler oldu, her şey hızlıca gelişti ve bi kaç ay sonra kara bulutlar dağıldı, ve o fırtına duruldu ve hayat yeniden rayına girmeye başladı.
bugüne geldiğimizde ise çok daha büyük bir fırtınadayım. 2012 yılına göre ise yaşadığım sıkıntı ve umutsuzluk ise kat be kat fazla. dün biraz kafamı dağıtmak için bir kitapçı dükkanına girdim. kitaplarla oyalanırken çalan müzik dikkatimi çekti birden. mazhar abi en güzel sesiyle "güzel günler bizi bekler" diyordu. ve ardından soruyordu. " bu fırtına durulur mu?" umarım süreç 2012 yılında yaşadığım gibi olur. ne olduğunu anlamadan kara bulutlar dağılır...
(bkz: #36460858)